9 Ocak 2017 Pazartesi

SIKILIYORUM

Uzun, upuzun bir aradan sonra aklıma benim bir zamanlar bir adet güzide blogum olduğu geldi. Uzunca bir dönem yazı işlerimi Türk Gitar'da yürütüp bütün ilgimi ve alakamı oraya verince zaten bir Halide Edip Adıvar eseriymişçesine Sinekli Bakkal cosplayi yapan blogumu boşlamam aslında pek de kimselerin iplediği bir durum olmadı. Yine son dönemde iş, güç, adam olma mücadelesi, karı kıza ilgi ve alaka gösterip kendinden ödün verme gibi çok vakit alan şeylere vakit ayırınca içerik üretmek, topluma fayda sağlamak, yaratıcı olmak gibi aktivitelerim twitter ile sınırlı kalıverdi. Peki, şimdi siz soracaksınız; 'lan gavat, madem o kadar yoğunsun, meşgulsün, yapacak şeylerin var, nereden aklına geldi şimdi bir şeyler yazmak?'

Aklına bu soruyu sormayı getiremeyen bommmmboşşş adamlar için de ben bir hatırlatma yapmış olup cevabı vereyim: 'SIKILIYORUM HAJUM'.

Yazının başlığından da anlayacağınız üzere konu sıkılmak. Özellikle günümüz genç-orta yaşlı boş insanlarında görülen bir durum sıkılmak. Çünkü elinin altında bir ton imkan varken yalnızca sıkıldım deyip sızlanarak ilgi görmeyi bekleyen arsız insanlar oluyor bunlar. Şimdi düşündüğümüzde kitap okumaz, müzik zevki vasat Türkçe popun 2-3 hitinden öteye gitmez, instagram timeline'ı akmayınca çıldıran, 1-2 hit yabancı diziyi popüler olmak için izleyen ve hayatı için elini taşın altına koymaktansa gördüğü taşa gözyaşı döken, hatta taşları da denize döken, minik hezeyanlar ile tatlı bir bahar yelinden farksız isyanlarını kusan bir güruhtan söz ediyoruz. Lakin sorsak dertleri çok büyük tabii.

Genelde komik olan yazılarım bu kadar sosyolojik analiz şelalesi ve toplumsal eleştiri bombardımana bürününce aslında ben de hem kendimi yadırgadım hem de kendime usulca bir 'eee sikik?' demeyi ihmal etmedim. Zira nereye bağlanacak bu yazı?

Bendeniz çok önemli bir insan ve tam 2 kişinin yaşam koçu olduğum için bu yazının devamında bomboş insanların sıkıldıklarında yapabilecekleri birkaç öneride bulunacağım. Dilerseniz listemiz başlasın.


1) İddaa Oynayın!

KAMU SPOTU: Fikret Engin her programda der ki; ''Kendinizi zor duruma düşürecek oyunlardan kaçının, ben size oynayın mı diyorum ulan, fatura parasını basıyor bana küfrediyor pezevenk.''

Ben Fikret Engin değilim, ben oynayın diyorum. Ama ben maç vermem. Çünkü iddaa oynamanın güzelliği o bültenden maçları kendi emeğinle ayıklayabilmektir. Özellikle dersinizi iddaa bayiinde çalışıyor iseniz 'LEVERKUSEN ANANU SİKEYUM DAA' benzeri sesler ile sıkıntınızın minik bir gülümseme ile dağılacağının da garantisini verebilirim. He spoiler verecek olursam sonunda yatıyorsunuz arkadaşlar. Çok oynamamakta fayda var. Karınızı 2 orana basıp 2 tane karım olacak umuduna girerseniz karınızı elinizden alırlar.

Bu maddenin bir diğer güzide kısmı ise maçkolik forumlarında orospu çocukluğu yapmak. Bakın çok açık bir şekilde anne ismine kötü bir sıfat yükleyerek bir teşbihte bulundum lakin bunun daha farklı bir açıklaması maalesef yok. Maçkolik forumlarını bilen bilir. Bilmeyen için ise; bir gol için dakikalarını bir cehennem azabı gibi telefonun yahut bilgisayarın başında çaresizce harcayan koca yürekli bahisseverlerin umutlarını sömüren bir güruhtur bu. Maç bitimine yakın çıkıp 'dep pen6' yazıp insanları kandırır ve bundan zevk alırlar. Maç sonunda ise yatanlarla dalga geçip 'yallah bayiye hahahah paranızı yiyorum ulan' yazarlar. He ben tabii ki yapmıyorum böyle şeyler :):))):)

Ne demiş üstad Cihat Akbel;

''ilk yarı ben, ikinci yarı sen.
ilk yarı ben, ikinci yarı biz...''

Son olarak bu maddenin en ama en can alıcı kısmı ise aşağıdaki güzide sestir. Bu ses, yeryüzünde Barış Manço'dan, Mikael Akerfeldt'ten ve daha birçok kaymak gibi sesi olan sanatçıdan daha huzur verici bir sestir. Buyrun.


2) İkinci madde yok. Herkesi yeni kurduğumuz bahis sitesi oğulbet276.com'a bekliyoruz arkadaşlar.

HAHAHAHAH ŞAKA ŞAKA. İkinci madde geliyor.

2) Fake Hesap İle Trolllük Yapın!

Ne kadar fake? Kime göre fake? Bu bir çelişki midir? Aklınıza Ceyhun Yılmaz'ı getirdiğime göre bu maddenin aşırı doluluğuna, mizah nehrinden denize dökülen açık havzalılığına bir göz atalım isterseniz. 

Twitter, forum siteleri, facebook grupları, twitch, youtube video altı yorumları ve daha bir sürü mecra sizi bekliyor! Hatta ve hatta bu işi büyütüp ilgi arsızlığına ve can sıkıntına muhteşem bir darbe mi vurmak istiyorsun? Öyleyse hizmet sektöründe asgari ücretle çalışan ve 3 kuruşluk siparişlerinle müşteri memnuniyeti sağlamak için ilgilenen yemeksepeti vb. sitelerin canlı destek hatlarını sikik zevklerin için meşgul et! Unutma! İnsanları kızdırıp sinirlerini bozarsan çok cool olursun ve çok eğlenirsin. Bunu kesinlikle yapmalısın.

Yine bir anda toplumsal eleştiriye bağladık. Hemen yeni madde.

3) Ekşi Sözlükte Takılın!

Bildiğim kadarı ile üyelik alınmıyor. Ancak olsun. Binlerce dingilin bir araya gelerek vasat fikirlerini otoriteymişçesine kustuğu bu platformu okumak aslında çok eğlenceli. Başlarda ne zaman okusam küfrederdim. Normalde asla açmaz, ancak konser, albüm ve de hakikaten underrated kalmış yabancı diziler için bu dingiller neler yazmış onlara bir göz gezdirirdim. Fakat son zamanlar listemizin 2. maddesinde de belirttiğim gibi sosyal medya trolllerinin çoğalması benim ekşi sözlük üzerine olan ilgimi arttırdı. Bu maddeyi bir yere bağlamayacağım. Bir gün kendinizi sıkın ve belli sıklıklarla ekşi sözlüğe girerek okuyun. Demek istediğimi anlayacaksınız.

4) Dışarı Çıkın! (Ve bunu kanıtlamak için snapchat/instasnap kullanın)

Arkadaşlar son zamanlarda unutulan bir şey var. Dışarı çıkmak! Örnek verecek olursak ben işim olmadığı sürece dışarı çıkmam çünkü akıllı bir insanım. Dışarıda insanlar var ve çok fazlalar. Bu da yetmezmiş gibi hepsinin elinde telefon var. Ya bu amk insanları durmadan fotoğraf çekiyorlar. Ben anlamıyorum 500 yıllık ölü ağaç var onun bile fotosunu çeken dingil var aq. Manyak mısınız lan siz. Neyini çekiyosun ağacın rahat bırak ağacı.

5) Sokaktaki Kedileri Sahiplenin!

Son dönemde bu da moda. Ancak ben size bundan daha da tehlikeli bir şeyden söz etmek istiyorum. Bundan kısa bir süre önce instagram üyelik sözleşmesinin sonunda 'koşulları okudum ve kedim var' seçeneğini işaretlemeniz gerekiyordu malum. Aksi halde instagram sizi kabul etmiyordu. Bu akımın yarattığı toplumsal bozukluk maalesef sokakları da ele geçirmiş durumda. Zira eskiden sokakta bulduğu kediyi kayıp sanıp anasından babasından ayıran vicdansızların yanında bir de tatlı su twitter kullanıcıları çıktı. Sokakta bulduğu kediyi çekip 'sokakta buldum birisi sahiplensin çok tatlı' falan yazıp her eve bir kedi kampanyası sözcülüğünü yürütüyorlar resmen. Lan rahat bırakın hayvanları. Özellikle de karı kız tavlayacam diye hayvanların özgürlüğünü kısıtlayan sırtlanlar.

6) Siyaseyle İlgilenin!

Hapse atılmamak için açıklama girmiyorum. Siyaset çok süper lan.

7) Ailenizle Vakit Geçirin!

Ve görün ki onlar sizden beter olmuş. Anneannem günde 28 el okey oynuyor ya telefondan. Yakında 'oralet çek!' diye bir app yazarsa yemin ederim şaşırmam. Belirli günler ve haftalar kitabından hallice bir aile hayatı hüküm sürmekte evlerde. Sağlıklı bir şekilde 1 saat ve üzeri iletişimi ancak birimizin doğum gününde falan kuruyoruz. 

Evet arkadaşlar, sıkılan arkadaşlar için yapabilecekleri bazı şeyleri derlediğimiz bu kreatif listeyi noktalayarak yine aynı derecede kreatif olan snapchat filtrelerini deneyerek neşeme neşe katmaya gidiyorum. Hayatımda enteresan ve komik olaylar eskisi kadar olmasa da olmaya devam ediyor. Aklıma geldikçe yazarım. Tşk.

Not: Teskeresi gelmiş asker gibi yatmayın, bir şeyler yapın ulan.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder